Covid-19 İzdüşümünde Ekonomik, Sosyal Ve Politik Yazılar

Bu denli çelişkilerin içerisinde hayatın her gün farklı bir yönünü sorguladığımız şu günlerde Covid-19 için sosyal bilimciler olarak böyle bir kitap çalışması hazırlayıp tarihe bir not da biz düşmek istedik. Baştan uyarmak istediğim husus kitabın bol miktarda “2019 senesinde Çin, Wuhan kentinde ortaya çıkan Yeni Tip Koronavirüs (COVID-19)” cümlesiyle başlayan ifadeler barındırmasıdır. Elbette yalnız bu kitapta değil 2019 sonrası gelişen literatürde adeta hatmettiğimiz bu ifadenin en yakın zamanda zihinlerimizden uzaklaşmasını ümit ediyorum. Türkiye’de 11 Mart 2020 sonrası hayatımızın tam da merkezine yerleşen Covid-19’un bu denli uzun süreceği ve etkilerinin çok boyutlu bir sürece tesir edebileceği beklenmiyordu. Bu kitabın hazırlandığı zaman diliminden yani Nisan 2021’den bakacak olursak hali hazırda bir kabulleniş süreci başlamış görünüyor. Ancak bu kabulleniş insan hayatında gerek siyasi gerek sosyal gerek ekonomik açılardan izlerinin uzun süre silinemeyeceği hatta belirli davranış kalıplarını hayatımıza yerleştirecek bir geleceğe de işaret ediyor. İnsan hayatının salgın karşısında ne denli aciz olduğunu tıp biliminin bu denli ilerleme kaydettiği bir çağda görmemize vesile olması bakımından Covid-19 hiç kuşkusuz olaylara ve insanlara farklı açılardan yaklaşmamızı sağlayacak bir süreç oldu. Şu sıralar bir aşı telaşesi sarmış durumda dünyayı. Alman aşısı Çin aşısı derken son derece ilginç günlere ve gündemlere uyanıyoruz. Bu dönem evlerimizde hiç olmadığı kadar vakit geçirmekte ve yine hiç olmadığı kadar kendimize dönmekteyiz